Loading...

Transdinyester İkinci Ukrayna mı Olacak?


1980’lerde esmeye başlayan değişim rüzgârları ve etnik ayrılıklar, Sovyetler’in çeşitli bölgelerinde gittikçe daha güçlü bir şekilde hissedilmeye başlamıştı. Nitekim SSCB’nin 1991 senesinde dağılmasından sonra, diğer cumhuriyetler gibi, Moldova da aynı sene bağımsızlığını ilân etti.

Moldova’nın bağımsızlık ilânından sonra, Moldova’nın doğusunda ince bir şerit gibi uzanan, 4200 kilometrekarelik Transdinyester de tek taraflı bağımsızlığını ilân etti. Bunun üzerine 1992’de Moldova ile Transdinyester arasında savaş başladı. Rus kuvvetleri ve Kazak güçleri çatışmalara katılınca Moldova güçleri büyük kayıp verip ateşkes ilân etmek zorunda kaldı. 1992 senesinden beri de Avrupa’da donmuş sorun olarak duruyor. Şu anda Transdinyester’de 1500 kişilik bir Rus askerî gücü bulunuyor. 555 bin nüfuslu Transdinyester, de facto olarak, Avrupa’daki son bağımsız sosyalist cumhuriyet oldu.

Moldova ve Ukrayna sınırları arasında yer alan ve uluslararası toplum tarafından Moldova’nın parçası olarak kabul edilen Transdinyester’in aslında kendi başına büyük bir stratejik önemi bulunmuyor. Ancak Rusya-Ukrayna savaşı nedeniyle, Transdinyester bölgesinin sorunu ekonomikten tamamen jeopolitik bir duruma geçti.

Transdinyester sorunu Doğu-Batı arasındaki stratejik konumu üzerinden değerlendirilmelidir.

Ukrayna çatışması, Transdinyester jeopolitiği temelinde Avrupa Birliği için güvenlik riski taşımaktadır. Avrupa Birliği genişleme politikaları ve güvenlik stratejileri açısından, Transdinyester sorununa yeni bir yaklaşım getirmektedir. Ukrayna çatışması, Transdinyester üzerinden bölgesel bir tehdit yaratarak enerji ve ticaret yolları politikalarını şekillendiriyor.

Rusya, çok uzun zamandır Doğu Avrupa’da kendi etkinliğini gösterebileceği adımlar atma çabasında. Bu kapsamda uzun süredir desteklediği Transdinyester ile Rusya arasında karasal bir bağlantı kurmak, hem bu politikanın başarılı olduğu iddiasını sürdürmek hem de Ukrayna’da sürdürdüğü “özel askerî operasyon” imajı açısından önemli.

Doğu Avrupa’nın çözülemeyen dondurulmuş sorunu Transdinyester ile Moldova, Rusya’nın siyasî amaçlarının ve stratejisinin odak noktasındadır. Rusya, Moldova’nın Avrupa-Atlantik kurumlarına entegrasyonunu önlemeye, bu ülkenin “Avrasya Birliği”ne katılmasını sağlamaya çalışıyor. Bunu sağlamak için Transdinyester’i tehdit olarak kullanıyor. Rusya, Moldova-NATO arasındaki iş birliğinin gelişmesini kendisi için tehlike olarak görüyor. Rusya, Moldova’nın Romanya ile birleşmesine de karşı çıkıyor. Rusya’nın başka bir amacı ise AB’nin Doğu ortaklığı projesini başarısızlığa uğratmaktır. Son yıllarda AB’nin Ukrayna, Gürcistan ve Azerbaycan ile iş birliğini artırması, bölgeyi yumuşak karnı olarak gören Rusya’yı endişelendiriyor. Rusya için ilk hedef Ukrayna olsa da coğrafî olarak en önemli konumdaki ülke Moldova’dır. Rusya’nın Kırım’ı ilhakı sonrasında Ukrayna’nın doğu ve güneydoğu  bölgelerini kontrol altına alarak Transdinyester ile doğrudan bağlantı kurmak gibi bir stratejiye yönelme ihtimali güçlüdür. Rusya’nın Transdinyester’deki askerî gücünü takviye etmesi hâlinde, doğu ve batıdan Odesa’nın kuşatılması kolaylaşacak, böylece Ukrayna’nın Karadeniz ile bağlantısı kesilecektir.

Yapılan analizler çerçevesinde, jeopolitik açıdan, donmuş Transdinyester çatışmasının sıcak çatışmaya dönüşme ve Ukrayna krizi ile birlikte değerlendirildiğinde, krizin çok aktörlü doğasının askerî, ekonomik ve sosyolojik olarak, bölgesel güvenlik bunalımı yaratma potansiyeli taşıdığını söylemek mümkündür.

Ahmet Hulusi Kırım

3 Haziran 2024